ENGLISH
  Güncelleme: 12/03/2014

Sayın Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’nun AP'nin 2013 Türkiye İlerleme Raporu’na Dair Kararı Hakkında Basın Açıklaması

T.C.

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI

Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği

BASIN DUYURUSU

 

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI VE BAŞMÜZAKERECİ MEVLÜT ÇAVUŞOĞLU’NUN AVRUPA PARLAMENTOSU’NUN (AP) 2013 TÜRKİYE İLERLEME RAPORU KARARINA İLİŞKİN DEĞERLENDİRMESİ


Ülkemizin Avrupa Birliği’ne katılım sürecinde kaydettiği gelişmeleri ele alan Avrupa Parlamentosu’nun (AP) 2013 Türkiye İlerleme Raporu’na dair kararı AP Genel Kurulu'nda bugün (12 Mart 2014) kabul edilmiştir.

Avrupa halklarının iradesini temsil eden Avrupa Parlamentosu üyelerinin görüş ve değerlendirmeleri objektif ve adil olmak kaydıyla Hükümetimiz tarafından her zaman dikkate alınmaktadır.

AP’nin, geçen yılki kararında olduğu gibi, bu sene de Türkiye’nin katılım sürecine verdiği desteği yinelediğini görmek memnuniyet vericidir.  Kararda, 23. Yargı ve Temel Haklar Faslı ile 24. Adalet, Özgürlük ve Güvenlik Faslı’na ilişkin açılış kriterlerinin Türkiye’ye iletilmesi için Konsey’e çağrıda bulunulması,15. Enerji Faslı ve 19. Sosyal Politika ve İstihdam Faslı’nın açılmasının önemine vurgu yapılması da kayda değerdir. Ancak, bu çağrıların vakit kaybetmeksizin hayata geçirilmesi beklenmektedir.

AP kararında, Türkiye'nin stratejik konumu ve önemli bir bölgesel güç olduğuna vurgu yapılmış ve Suriyelilere yönelik tarafımızca sağlanan insani yardıma dikkat çekilerek, Suriye'deki duruma ilişkin AB ve Türkiye arasında ortak stratejik bir vizyon oluşturulması çağrısında bulunulmuştur. Ayrıca kararda, Türkiye ve AB arasında imzalanan Geri Kabul Anlaşmasının önemine değinilerek, AB’ye bu anlaşmanın uygulanması için Türkiye’ye teknik ve mali desteğin tam olarak temin edilmesi yönünde çağrıda bulunulması da memnuniyet vericidir.

1 Mart 2014 tarihinde Hükümetimizce kabul edilen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi İhlallerinin Önlenmesine İlişkin Eylem Planı’nın Karar’da yer alması tarafımızca olumlu olarak değerlendirilmektedir. Eylem Planı ile Hükümetimiz, Yargı ve Temel Haklar Faslı’nın önemli gerekliliklerinden birini daha karşılamış ve siyasi olarak engellenen fasıllarda dahi reform kararlılığını sürdürdüğünü bir kez daha göstermiştir.

Ancak söz konusu kararda, gerek yargı reformu, gerekse temel hak ve özgürlükler alanında çıkardığımız bazı önemli reformların yer almaması tarafımızca üzüntüyle karşılanmıştır.

Bunun yanısıra, HSYK ve İnternet ile ilgili birçok AB üyesi ülkeyle paralellik arz eden kanun değişikliklerinin uygulamaya yansımaları dahi görülmeden eleştirilere maruz kalması, Türkiye’ye karşı var olan önyargılı bakış açısının açık bir örneği olmuştur.

Kararda, son dönemde yürürlüğe giren ve özel yetkili mahkemeler olarak bilinen bölge ağır ceza mahkemelerini kaldıran ve temel hak ve özgürlükleri genişletici nitelikte ceza mevzuatına önemli değişiklikler getiren Beşinci Yargı Reformu Paketi’nin yer almadığı görülmektedir. Ayrıca, siyasi partilere devlet yardımının kapsamının genişletilmesi, seçimlerde farklı dil ve lehçelerde propagandanın serbest hale gelmesi, nefret suçu ile ilgili düzenleme yapılması, özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitim yapılmasına olanak tanınması, yaşam tarzına saygının güvence altına alınması gibi önemli düzenlemeler içeren ve demokratikleşme standartlarımızı çok daha ileri bir düzeye taşıyan, Sayın Başbakanımız tarafından açıklanan Demokratikleşme Paketinin uygulanmasına yönelik kabul edilen Kanuna da yeterince yer verilmemiştir.

Hükümet olarak reform kararlılığından ve AB sürecine bağlılığımızdan taviz vermemiz asla söz konusu değildir. Bu kararlılığımızın Avrupa Birliği nezdinde de desteklenerek, müzakere sürecinin olması gerektiği gibi devam etmesi için hâlihazırda bazı üye ülkelerce siyasi blokaja tabi olan fasılların açılması elzemdir. Bu fasıllar açılmadığı sürece, yapılan eleştirilerin samimiyeti ve objektifliği milletimiz nezdinde şüphe doğurmaya devam edecektir.

Türkiye-AB ilişkilerini somut ve hukuki bir zeminden çıkarıp sübjektif ve gündelik siyasi tartışmalara alet eden her çaba ve bu çabalara AB nezdinde verilen olumlu her karşılık Avrupa Birliği’nin güvenilirliğine zarar vermekte, kamuoyumuzun AB heyecanını azaltmaktadır.

Bununla birlikte, AB’ye üyelik hedefi doğrultusunda vatandaşlarımızın yüksek hayat standartlarına kavuşabilmesi amacıyla gerçekleştirdiğimiz reformlar hız kesmeden sürdürülecektir. Bu süreçte her zaman olduğu gibi AB ile diyalog ve işbirliğimiz en önemli önceliklerimiz arasında yer alacaktır.



Güncelleme: 12/03/2014 / Hit: 9,409

Copyrights © 2023 Republic of Türkiye Ministry of Foreign Affairs
Directorate for EU Affairs
Copyrights © 2023 - Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı
Avrupa Birliği Başkanlığı