ENGLISH
  Güncelleme: 05/03/2014

AB Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi Haluk Ilıcak’ın Veda Mesajı

Sayın Bakanım,

Sayın Bakan Yardımcım,

Sayın Büyükelçiler, maslahatgüzarlar,

Değerli Mesai Arkadaşlarım,

Saygıdeğer konuklar,

 

34 yıllık meslek hayatımda gururla görev yaptığım bir dönemi tamamlayıp, başka bir görev için Avrupa Birliği Bakanlığından ayrılıyorum. Bu dönemi, Bakanlarımı ve her seviyedeki siz mesai arkadaşlarımı daima çok güzel anılarla ve özlemle hatırlayacağım. 

Mart 2010’da Avrupa Birliği Genel Sekreter Yardımcısı olarak göreve başlamamdan bu yana tam 4 yıl geçti. Bu süre içinde Avrupa Birliği Genel Sekreterliği Avrupa Birliği Bakanlığı’na dönüştü. Bu değişim sürecinde ben de önce Avrupa Birliği Genel Sekreter Vekili, bilahare Avrupa Birliği Müsteşar Vekili ve nihayet 7 Kasım 2011’de de Avrupa Birliği Bakanlığı Müsteşarı oldum. Burada öncelikle benim Avrupa Birliği Genel Sekreter Yardımcılığı görevine gelmeme vesile olan selefim, “ağabeyim”, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Büyükelçi Sayın Volkan Bozkır’a ve teveccüh göstererek beni önce vekil, sonra da asaleten Müsteşar olarak atayan Bakanım Sayın Egemen Bağış’a en içten teşekkürlerimi sunmayı bir borç biliyorum.

 

Değerli dostlar,

Avrupa Birliği Bakanlığı’nın temel görevi, Teşkilat Kanunumuzda da ifade edildiği üzere, Avrupa Birliği'ne katılım müzakereleri çerçevesinde yapılan çalışmaları yönlendirmek, izlemek ve gerekli koordinasyonu sağlamaktır. Şu anda maalesef uygulama imkanı bulamadığımız diğer görevi ise, üyelik sonrası çalışmaların koordinasyonunu yürütmektir. Ancak, resmi müzakere sürecinde yaşanan ve başta Kıbrıs sorunu olmak üzere, bazı konularda ilerleme sağlanamaması durumunda yaşanmaya da devam edeceği anlaşılan engellemeler ve gecikmeler nedeniyle AB’ye katılım müzakerelerinde istediğimiz, arzuladığımız seviyeye ulaşamadığımız hepimizin malumudur.

Bu kurumda çalıştığım 4 yıl süresince, siyasi engellemeler nedeniyle sadece 2 fasıl açılabildi. En son faslı da 40 aylık bir aradan sonra geçtiğimiz yıl Kasım ayında açtık. Şayet tümüyle teknik olması gereken bu katılım müzakereleri sürecinde, siyasi engellemeleri aşabilirsek, gerekli koşullarını yerine getirip, açmaya hazır olduğumuz 4-5 fasıldan en az bir tanesini Yunanistan dönem Başkanlığında açmayı ümit ediyoruz.  Bununla beraber, önümüzde açılmayı bekleyen 21 fasıl olduğuna göre, her yıl 1-2 fasıl açmak, süreç bakımından sürdürülebilir bir yaklaşım olamaz. Bu nedenle, AB'nin önyargılarından kurtulup, süreci tekrar normal mecrasına döndürecek tedbirleri alması ve ülkemizi ön yargılarla değil, objektif bir şekilde değerlendirerek, üyelik kriterlerini karşılayabilmemiz için yardım ve teşvik etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu her iki taraf bakımından da bir kazan kazan durumu olacaktır.

Burada, AB ile imzaladığımız Geri Kabul Anlaşması ve başlatmış olduğumuz Vize serbestisi diyaloğunu AB ile ilişkilerimizde son yılların en önemli gelişmesi olarak gördüğümü özellikle belirtmek isterim. Şayet herşey yolunda giderse, bu ikili mutabakat, sadece 3 - 3,5 yıl içinde Türk vatandaşlarının Schengen bölgesine vizesiz seyahat etmelerini sağlamakla kalmayacak, Avrupalıların, “milyonlarca Türk gelip buralara yerleşecek, düzenimizi bozacak” şeklindeki yersiz korkularından ve ön yargılarından arınmalarına ve ilişkilerimizin objektif, sağlam bir zeminde sürdürülmesine de imkan verecektir. Bu nedenle, her türlü olumsuz gelişmeye karşı gerekli önlemleri aldığımız bu konuda cesaretle ilerlememizin ve yükümlülüklerimizi karşılıklı olarak yerine getirerek, Türk vatandaşlarına hak ettikleri "vizesiz Avrupa’yı vermemizin son derece isabetli olacağına inanıyorum

Değerli konuklar,

Bakanlarım Sayın Egemen Bağış ve Sayın Mevlüt Çavuşoğlu ile Bakan Yardımcım Sayın Alaattin Büyükkaya'nın AB konusunu gündemde tutmaya yönelik gayretleri ve Bakanlığımızdaki tüm çalışma arkadaşlarımın özverili çalışmaları sayesinde, AB ile ilişkilerimizin genel bir durgunluk içinde olduğu bu 4 yıllık dönemde dahi Avrupa Birliği müktesebatına uyum çalışmalarımız devam etmiş, Bakanlığımızın tanınırlığı, saygınlığı en üst seviyelerde tutulabilmiştir. Resmi müzakere sürecinde yaşanan durgunluk Bakanlığımız çalışmalarının yönelimini de etkilemiş ve resmi müzakere sürecinin durma noktasına geldiği bu dönemde bir reform mutfağına dönüştürdüğümüz Bakanlığımız, birçok alanda gerçekleştirilen reformlara öncülük etmiş, yön vermiştir.

Temel amacımız ülkemizi ve milletimizi önderimiz Atatürk’ün işaret ettiği çağdaş medeniyet seviyesine ulaştırmak ve hatta onu geçmek olduğu cihetle, yapılan çalışmaların hiçbir zaman boşa gitmeyeceği, daha ileri demokrasi, daha geniş temel hak ve özgürlükler ve daha da kalkınmış ve müreffeh bir ülke olmamıza yardımcı olacağı açıktır. Avrupa Birliğine katılım sürecimizin bu anlamda en önemli itici güçlerden birini oluşturduğu inkar edilemez bir gerçektir.

Ben, bu amaç doğrultusunda inançla ve özveriyle çalışan başta Müşteşar Yardımcıları ve Başkanlar olmak üzere, Bakanlığımızın tüm mensupları ile diğer Bakanlık, kurum ve kuruluşlarda uyum içinde birlikte çalıştığımız tüm arkadaşlarıma gösterdikleri yakınlık ve işbirliği ile verdikleri destek için içtenlikle teşekkür ediyorum.

Bu bağlamda, benim tüm zahmetimi çeken Özel Kalemimde görevli arkadaşlarım Sonay, Elif ve Saadet Hanımla, Zafer beye ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Aynı şekilde yakın çalıştığım Bakan Özel Kalem, İdari İşler ve Protokol’de görev yapan arkadaşlarıma da teşekkür ediyorum.

Kısa bir süre maiyetinde çalışmış olmama rağmen verdiği destek, duyduğu güven ve bizleri bir araya getiren bu güzel resepsiyon için Muhterem Bakanım Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'na da şükranlarımı sunuyorum.

Sözlerime son vermeden önce, başta eşim Müge olmak üzere, tüm aileme ve yakınlarıma yardımları, fedakarlıkları ve verdikleri destekten dolayı özellikle teşekkür ediyorum.

Dear Ambassadors, 

Before concluding, I would like to thank you all and your staff for your friendship, support and cooperation. I am confident that with your support our relations with the EU  and the cooperation betwen the Ministry and the EU member countries' embassies and the EU Delegation will further develop in the months and years ahead.

Sayın Bakanım, Bakan yardımcım ve değerli mesai arkadaşlarım, görev yaptığım süre zarfında hatalarım olmuşsa affola, hakkınızı helal edin. Yolunuz düşerse, Cenevre'de bir eviniz olduğunu lütfen hatırlayın.

Hepinize çok teşekkür ediyorum. Thank you very much.


Diğer Haberler

Image
 
Image
 
Image
 
Image
 
Image
 

Güncelleme: 05/03/2014 / Hit: 10,096

Copyrights © 2023 Republic of Türkiye Ministry of Foreign Affairs
Directorate for EU Affairs
Copyrights © 2023 - Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı
Avrupa Birliği Başkanlığı